Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Parasal sıkılığı korumakta kararlıyız”

Bu haberin fotoğrafı yok

 

TCMB Başkanı Fatih Karahan, “Enflasyon hedefimizle uyumlu seviyeye gerileyene kadar parasal sıkılığı korumakta kararlıyız. Enflasyon görünümünde herhangi bir bozulmaya izin vermeyeceğiz.” dedi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, 2024 yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 36, 2025 yıl sonu tahmininin yüzde 14 ve 2026 yıl sonu tahmininin yüzde 9 olarak bir önceki rapordaki haliyle korunduğunu bildirdi. Karahan, Merkez Bankası İdare Merkezi’nde düzenlediği bilgilendirme toplantısında, yılın 1. Enflasyon Raporu’nu paylaştı. Orta vadeli tahminler oluşturulurken enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar ara hedeflere bağlılığı yansıtacak şekilde para politikasındaki sıkı duruşun sürdürüleceği bir görünümün esas alındığını belirten Karahan, şu ifadeleri kullandı: “Bu çerçevede 2024, 2025 ve 2026 yıl sonu enflasyon tahminleri bir önceki rapordaki haliyle korunmuştur. 2024 yıl sonu tahmini yüzde 36, 2025 yıl sonu tahmini ise yüzde 14 olarak tahmin edilmektedir. Tahmin aralıklarının alt ve üst noktaları da 2024 yılı için yüzde 30 ve 42, 2025 yılı için ise yüzde 7 ve 21’e tekabül etmektedir. Enflasyonun 2026 yılını tek haneli seviyelere gerileyerek yüzde 9 ile tamamlaması, orta vadede ise yüzde 5 hedefinde istikrar kazanması öngörülmektedir.”

“MAYIS SONRASINDA DEZENFLASYON DÖNEMİNE GİRECEĞİZ”

Karahan, 2024 yılı tahminin korunmasında, birçok faktörün birbirini dengelemesinin etkili olduğuna işaret ederek, “Ücret ayarlamaları ve kamu harcamaları nedeniyle, 2024 yılı birinci çeyreğinde önceki rapora göre çıktı açığının daha yukarıda olacağını tahmin ediyoruz.” diye konuştu. Sıkı para ve maliye politikalarının eşgüdümünün katkısıyla, iç talepteki dengelenme sürecinin devam edeceğini değerlendirdiklerini dile getiren Karahan, şunları kaydetti: “Bu görünüm altında, çıktı açığı tahmini güncellememiz 2024 yılı enflasyon tahminimizi 0,4 puan artırıcı yönde etkilemiştir. Buna ek olarak, birim iş gücü maliyetinin, öngörülenin üzerinde gelen ücret artışları nedeniyle yükselmesi tahminimizi 1,5 puan yukarı yönlü etkilemiştir. Gıda fiyatları ve Türk lirası cinsi ithalat fiyatlarından gelen güncellemelerin toplam etkisi ise 1,4 puandır. Söz konusu yukarı yönlü etkilere karşın, enflasyonun ana eğilimindeki iyileşme tahminleri aşağı yönlü etkilemiştir.” Parasal sıkılığın fiyatlama davranışlarına yansımasının öngördüklerinden daha güçlü olduğuna dikkati çeken Karahan, buna ek olarak politika duruşunun ara hedefler doğrultusunda, bir önceki raporda öngörülenden daha uzun süre korunacak olmasının da ana eğilime olumlu yansıyacağını vurguladı. TCMB Başkanı Karahan enflasyon ve para politikasına ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulundu: “Yılın ilk yarısında, mevsimsellikten arındırılmış aylık enflasyonun ortalama olarak yüzde 4’ün altında, ocak hariç ise yüzde 3 civarında seyredeceğini öngörüyoruz. Enflasyonun tepe noktasına ulaşacağı mayıs sonuna kadar, ocak ayında olduğu gibi bazı geçici etkiler görülecektir. Mayıs sonrasında, yıllık manşet enflasyonda hızlı bir düşüş göreceğimiz, dezenflasyon dönemine gireceğiz. Bu dönemde olumlu yöndeki baz etkileri ve daha önemlisi enflasyonun ana eğilimindeki düşüşün devamı etkili olacaktır. Bu süreçte, iç talepteki dengelenmenin devamı, ücret güncellemelerinin tamamlanmış olması ve manşet enflasyondaki düşüşün beklentilerde oluşturacağı ilave iyileşme önemli rol oynayacaktır. Böylelikle, mevsimsellikten arındırılmış ortalama aylık enflasyonun önce yüzde 2,5’in altına, yılın son çeyreğinde ise yüzde 1,5 civarına gerileyeceğini öngörüyoruz.” Karahan, hizmetlerdeki katılığın da süreç içerisinde çözülmesi ve parasal duruşun hedeflerle uyumlu şekilde yönetilmeye devam edilmesiyle enflasyonun ana eğiliminde tarihsel ortalamalara gerileme sürecinin 2025’te de devam edeceğini belirtti. Görevlerinin ve amaçlarının enflasyonu hedefledikleri patikada düşürmek olduğuna işaret eden Karahan, “İç talepte dengelenme sürecini, kredilerdeki normalleşmeyi, Türk lirasına geçişi ve bunlarla birlikte fiyatlama davranışlarında iyileşmeyi parasal aktarım mekanizması içinde bir bütün olarak değerlendiriyoruz. Güçlü parasal sıkılaştırmamızla birlikte, bir önceki Enflasyon Raporu’na kıyasla enflasyonun ana eğilimi, kredi büyümesi, altın ve tüketim malı ithalatı büyümesi, öngörülerimizle uyumlu ve belirgin şekilde gerilemiştir.” diye konuştu. Karahan, Türk lirası mevduata geçiş sürecinin de tasarlandığı biçimde gerçekleştiğinin altını çizerek, mevcut sıkılık düzeyinin ve mevcut araçların söz konusu gelişmelerin öngörüldüğü şekilde devamını sağlayabilecek güçte olduğunu söyledi. Karahan, şunları kaydetti: “Bu çerçevede, politika faizinin mevcut seviyesini, enflasyonun ana eğiliminde belirgin bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri tahmin aralığına yakınsayana kadar sürdüreceğiz. Mevduat faizi ve kredi arzı tarafında, parasal aktarımı zayıflatan oynaklıklara izin vermeyeceğiz. Bu çerçevede, likidite sterilizasyonuna ön alıcı bir anlayışla ve güçlü şekilde devam edeceğiz. Enflasyon görünümü üzerinde belirgin bir bozulma öngörülmesi durumunda ise parasal sıkılık gözden geçirilecektir.”

“DEZENFLASYONU TESİS ETMEYE YÖNELİK

ÇALIŞMALARA KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ”

Karahan, ekibiyle dezenflasyonu tesis etmeye yönelik çalışmalara kararlılıkla devam edeceklerini söyledi. Merkez Bankasının görevinin fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olduğunu vurgulayan Karahan, bu amaçla Haziran 2023’te parasal sıkılaştırma sürecini başlattıklarını bildirdi. Karahan, yapılan çalışmaları paylaşırken politikaların sonucu olarak bir önceki rapor döneminden bu yana hem reel hem finansal göstergelerin, para politikasının doğru yolda ilerlediğini teyit ettiğini dile getirdi. Parasal sıkılığın önemine dikkati çeken Karahan, şöyle konuştu: “Enflasyon, hedefimizle uyumlu seviyeye gerileyene kadar parasal sıkılığı korumakta kararlıyız. Enflasyon beklentilerini ve fiyatlama davranışlarını yakından takip ediyoruz. Enflasyon görünümünde herhangi bir bozulmaya izin vermeyeceğiz. Uyguladığımız politikalar, etkisini göstermeye başlamakla beraber, kalıcı fiyat istikrarına ulaşana kadar politika duruşumuzu sürdürerek enflasyonu tahmin ettiğimiz patikaya düşürecek ve orta vadede ekonomimizi kalıcı fiyat istikrarına ulaştıracağız.”

“FAİZ İNDİRİMLERİNİN ZAMANLAMASI VE HIZI ÖNEM KAZANMIŞTIR”

Küresel çapta sıkı para politikaları ve kısıtlayıcı finansal koşulların büyümeyi baskılayıcı etkisinin geçen yılın ortasından itibaren etkisinin belirginleştiğini vurgulayan Karahan, ihracatla ağırlıklandırılan küresel büyümenin, kademeli gerilemeyi takiben son çeyrekte önceki rapor dönemine göre yatay seyrettiğini anlattı. Karahan, küresel ekonomideki gelişmelere ilişkin de değerlendirmede bulundu. Küresel büyüme görünümü ve kompozisyonunun, jeopolitik riskler, finansal koşullar ve arz yönlü faktörlerin emtia fiyatları üzerinde belirleyici olduğuna işaret eden Karahan, önceki rapor döneminden bu yana enerji hariç emtia fiyatlarının sınırlı gerilemesini sürdürdüğünü bildirdi. Karahan, bu dönemde doğal gaz fiyatları başta olmak üzere enerji ve emtia fiyatlarının düştüğüne dikkati çekerek, petrol fiyatlarının, önceki rapor döneminden bu yana belirgin şekilde gerilerken kısa vadede yüksek oynaklık sergilemeyi sürdürdüğünü dile getirdi. Bu görünüm altında küresel enflasyondaki düşüş eğiliminin yılın son çeyreğinde enerji fiyatlarının katkısıyla hızlandığını belirten Karahan, şu ifadeleri kullandı: “Birçok ekonomide çekirdek enflasyon da son aylarda gerilemektedir. Bununla birlikte enflasyon, küresel düzeyde hedeflerin üzerinde seyretmektedir. Riskler devam etmekle birlikte enflasyonun yıl içinde gerilemeyi sürdürmesi beklenmektedir. Bu enflasyon görünümü altında gelişmiş ülke merkez bankaları, politika faizlerinin mevcut seviyesini enflasyon hedefleri için yeterli gördüklerini belirtmektedir. Önümüzdeki dönemde faiz indirimlerinin zamanlaması ve hızı önem kazanmıştır.” Gelişmekte olan ülkelerin bir kısmında enflasyon görünümündeki iyileşmeyle faiz indirim süreçlerinin devam ettiğini vurgulayan Karahan, önceki rapor dönemine kıyasla gelişmiş ülke merkez bankalarının, politika faizlerini daha erken indireceğine yönelik piyasa beklentilerinin arttığını söyledi. Karahan, enflasyonist riskler dikkate alındığında, merkez bankalarının indirim süreçlerini kademeli şekilde sürdüreceklerinin ve küresel ölçekte parasal sıkılığın korunacağının değerlendirildiğini ifade ederek geçen yılın son çeyreğinde küresel risk iştahının belirgin toparlandığını ve gelişmekte olan ülke piyasalarına portföy girişlerinin arttığını, yılbaşından itibaren ise gelişmiş ülke merkez bankalarının, faiz indirimlerine daha ihtiyatla yaklaşan sözlü yönlendirmeleri sonucunda portföy girişlerinin yavaşladığını anlattı.>>>AA

 

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Gazete3.com.tr editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle Gazete3 sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz.