Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “(KKM) Buradan çıkış bizim hedefimizdir. Piyasaları bozmadan çıkacağız. Sabırla, zamanla KKM’den çıkacağız.” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi’nin 2024 yılı ilk olağan toplantısı olan ve “Nitelikli, Sürdürülebilir, Rekabet Gücü Yüksek Yeni Nesil Bir Sanayi İçin Yatırım ve Üretimin İhtiyaç Duyduğu Finans Politikalarının Önemi” ana gündemiyle gerçekleşen toplantısına katıldı. Konuşmasına küresel ölçekte yaşanan ekonomik gelişmelerle başlayan Şimşek, 2024’te küresel ticarette bir canlanma başlayacağı öngörülerini anımsattı. Avro Bölgesi’nde de büyümenin 2024’te bir miktar yükseleceğine atıfta bulunan Şimşek, bu toparlanmanın Türk sanayisi açısından kısmi de olsa destekleyici olacağını aktardı. Şimşek, küresel ticarette başlaması beklenen canlanmaya dikkati çekerek şunları kaydetti: “2023’te küresel ticaret de aslında hemen hemen hiç büyümedi. Dolayısıyla bu yüzde 2-3 arası bir büyüme değerli olacak. Dezenflasyon, enflasyonda düşüş dünyada devam ediyor. Küresel olarak baktığınız zaman enflasyonun yüzde 8,1 düşmesi öngörülüyor bu sene için. Enflasyon şoku küreselde 2020’de çok belirgin hale geldi ve biz şu an 3. yıldayız. IMF’nin yaptığı bir kapsamlı bir çalışma var, 56 ülkeye bakıldı, yaklaşık 100 tane şok incelendi. Dünyada enflasyonun bir program dahilinde, doğru tepki vererek şok öncesi düzeye dönmesi ortalama 3,4 yıl almış. Yani ortalama 3,4 yıl alıyor, bu da ortalama. Daha fazla süren şoklar var, daha az süren şoklar var. Tabii, küresel enflasyonun iniyor olması 2024’te ve 2025’te Amerikan Merkez Bankası’nın hem de Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimi beklentilerini artırmış durumda. Küresel ticarette korumacı politikalar yeni değil, küresel finansal kriz sonrasında yoğunlaştı ve sadece mal ticaretiyle sınırlı değil. Aslında yatırımlarda, hizmetlerde bile artık korumacılık dünya için yeni bir normale dönmüş durumda. Özellikle yeni önemli bir trend var, dost ülkelerden tedarik. Bu önemli bir trende dönüşmüş durumda şu anda. Yani jeopolitik olarak uzak ülkelerden, çok uzak ülkelerden tedarik azalıyor, jeopolitik olarak aynı kulübün üyesi ülkeler arasında tedarik güçlü bir şekilde artıyor. Türkiye’nin bu anlamda avantajları var.” Bakan Şimşek, emtia fiyatlarının 2023 yılında gevşediğine dikkati çekerek bu seneye ilişkin farklı beklentiler olsa da küresel büyümenin cılız kalması durumunda, burada kalıcı güçlü bir şok beklenmediğini söyledi.
“FİYAT İSTİKRARI BU PROGRAMIN ÖZÜDÜR, ÖNCELİĞİDİR”
Türkiye’nin haziran başında uygulamaya koyduğu planın, uluslararası normlara uygun olduğuna dikkati çeken Şimşek, programın bazı hedeflerinin bulunduğunu hatırlattı. Bakan Şimşek, ana hedefin fiyat istikrarı olduğunu belirterek “Çünkü fiyat istikrarının olmadığı bir yerde öngörülebilirlikten bahsedemezsiniz, makro finansal istikrardan bahsedemezsiniz. Fiyat istikrarı bu programın özüdür, önceliğidir. Çünkü fiyat istikrarını sağlayamazsak sizin arzuladığınız tarzda nitelikli, sürdürülebilir ve rekabetçi bir sanayi asla olmaz. Sadece illüzyon olur, geçici dönemsel kazanımlar olur. Kalıcı, sürdürülebilir yüksek büyümenin bir tane ön koşulu var, o da fiyat istikrarıdır.” ifadelerini kullandı. Şimşek, programda ikinci hedefin mali disiplinin tesis edilmesi, üçüncüsünün sürdürülebilir bir cari açık olduğunu hatırlatarak konuşmasına şöyle devam etti: “İdeal olan cari fazla tabii ki bir temennidir ama önemli olan cari açığı dış borcun milli gelire oranını artırmayacak bir cari açık düzeyinde tutmak. Büyümede bir dengelenme ihtiyacı olduğu çok nettir. Sadece içeriden ve dış kaynakla tüketerek büyümeyi sürdürmek mümkün değil. Yapısal reformlar ise bu programın olmazsa olmazıdır. Çünkü yapısal reformlar bu bahsettiğim hedefleri gerçekleştirmede ve kazanımların kalıcı hale getirilmesinde esas rolü oynayacaktır. Programın temel çerçevesi budur. Neden fiyat istikrarı önemli? Niye programın özü fiyat istikrarıdır, dezenflasyondur, neden? Çünkü makro finansal istikrar ve öngörülebilirlik açısından gereklidir. Kaynakların spekülatif alanlar yerine nitelikli sanayiye, verimli alanlara etkin bir şekilde kanalize edilmesi için fiyat istikrarı gereklidir. Geçen sene vatandaşımızın talebi nedeniyle Türkiye 29,9 milyar dolar altın ithal etmiştir, yenilir, içilir değil, kaynakların etkin kullanımı mı bu? Hayır. Enflasyona karşı bir koruma aracı olarak görmüş büyük ihtimalle.”>>>AA
Şimşek: Piyasaları bozmadan sabırla KKM’den çıkacağız
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Gazete3.com.tr editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle Gazete3 sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz.