Bugün farklı konularda 3 gün içinde yerel ve ulusal anlamda yaşanan konuları paylaşalım.
Cumartesi günü sabahın erken saatlerinde Gazeteci Dostum Polat Yılmaz ile CHP Kadın, Gençlik Kolları ve Merkez İlçe Başkanlığı’nın yaptığı Kadına Şiddete Hayır yürüyüşünü izlemeye Ali Çetinkaya Tren Garı’na gittik.
Uzun zamandır görüşemediğimiz CHP’li arkadaşlarla ayak üstü sohbet etme imkânı buldum. Alana baktığımda kadınların yapacağı eylemde kadından çok erkeklerin olması dikkatimi çekti. Bir başka dikkatimi çeken konu ise çok sayıda güvenlik güçlerinin etkinlik alanında görev yapıyor olmasıydı.
Yürüyüş başladı, sloganlar atılıyor. Pankart ve dövizler taşınıyor. Zafer Meydanı’na kadar gelindi. Orada CHP Merkez İlçe Başkanı Dişçioğlu ve Belediye Başkanı Köksal günün anlam ve önemine vurgu yapan birer konuşma yaptı.
Gözlerim CHP’nin etkin isimlerini arıyor
Malum CHP Gençlik Kolları’nda sorunlar çıkmıştı. CHP’li gençlerin başında Asım Karaduman var. Merkez İlçe Başkanı Büşra Dişçioğlu var ama yönetimi oldukça eksik. İl Başkanı Faruk Duha Erhan yok. İl yönetiminden de bir iki isim dışında kimse yok. Kadın Kolları Başkanı Makbule Abay ve ekibi de alanda yok. CHP’nin Belediye Meclisi’nde 6 kadın belediye meclis üyesi var. Bunlardan sadece Hafize Özmen ve Derya Palalı’yı gördüm, diğerleri yok. Belediyede eski ve yeni kadın personel de yok denecek kadar az.
Yani işin özü oldukça sönük ve silik bir etkinlik
Şimdi yoklara bakalım.
Şimdi CHP Belediye meclis kadın listesine göz attım. Partiden gelen yani CHP’li olan örgütten gelen sadece 2 isim var. Diğerleri sağda siyaset yapan ve seçim zamanı CHP’de görev alan isimler.
Makbule Hoca Haziran sonunda Kadın Kolları Başkanı seçildi. Ama aradan üç ay geçti. İl Başkanlığı ve yönetimi ile köprüler atılmış. Makbule Abay her ne kadar rahatsız olmasından dolayı bu etkinlikte olmadığını söylese de ekibinin de olmadığını görünce bu İl Başkanı bu ekibe sırtını dönmüş yorumu çıkıyor.
İl Başkanı Erhan da il dışında olduğu bilgisi verildi. Geçtiğimiz günlerde İl Başkanı Erhan, Ankara Genel Merkezde partinin en üst organları tarafından oldukça sert bir dille dikkatinin çekildiğini de ekleyelim. Çünkü CHP kaynıyor.
Bu arada PM üyesi Yalçın Görgöz ise Genel Merkezin görevlendirmesi üzerine İl dışında olmasından dolayı bu etkinlikte olmadığını söyledi.
Bu görüntülerin izahı güç.
Bir gün önce ABB Başkanı Mansur Yavaş geliyor. Önemli açıklamalar yapıyor. Afyonkarahisar ile projeleri anlatıyor. Sağında solunda fotoğraf karesine girmek adına itişip kakışan partililer iş eyleme gelince toz duman oluyor.
Tarihe not düşmek adına bu yaşananları sizlerle paylaştım.
CHP’nin Afyonkarahisar’da silkelenmesi lazım benden söylemesi.
Bireysel ve grupçuluktan uzak kurumu öncelemesini umuyor ve bekliyorum.
Baro seçimleri yapıldı ve beklenen sonuç alındı. Hem baro başkanlığı hem İl Başkanlığı’nı koltuğunda taşıyan Turgay Şahin nihayet baro başkanlığından ayrıldı.
Afyon Baro Başkanı Melahat İpek Yılmaz Göktürk seçildi. CHP’de yıllarca Sultandağı İlçe Başkanlığı ve İl delegeliği görevlerinde bulunan rahmetli Ali Rıza Yılmaz’ın kızıdır Avukat İpek.
CHP çizgisinden bir milim şaşmadan mesleki ve siyasi çalışmaların içinde bulundu.
Buradan yola çıkarak bu seçim sonucunun CHP ve CHP’lilerin önemli başarısı olarak görmek yanıltır.
Yılmaz 311 oy aldı. Rakibi AKP’ye yakınlığı ile bilinen Yunus Pektaş 285 ve Sedat Toprak ise 47 oy alabildi.
799 meslek mensubu var Afyon Barosunda. 701 kişi sandığa geldi.
Beyaz listede Şuhutlu Avukat Ozan Can Aydın (346) yine aynı listeden Umut Kılıç (340) oy aldı. Sonuçta seçimin çarşaf liste olmasından dolayı 4 beyaz listeden ve 7 Yılmaz’ın yeşil listesinden baro yönetimi belli oldu. Barolar Birliği delegesinde ise 3 kişilik isimden beyaz liste 2 isimle temsil hakkını elde etti.
Yani bu sonuçları okuması yapılırken.
Beyaz listede olmasına rağmen yüksek oy ile seçilen Umut Kılıç CHP’de başladığı siyasete sonrasında TKP İl Başkanı olmuştu. Seçim öncesi de bu görevinden istifa etti.
Yine Ozan Can Aydın beyaz listede olmasına rağmen sosyal demokrat avukatlar arasında.
Beyaz listeden seçilen Hakan Bal Saadet Partisi’ne yakın bir isim.
Yani demem o ki
Yeşil liste içinde de sağ düşünceden avukatlar var. Beyaz liste içinde de sol düşünceden avukatlar var.
Özü şu ki mesleğine sahip çıkan STK’ların önemine inanan bir ekip görev başına geldi.
Çünkü gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde Sivil Toplum Kuruluşları çok önemlidir.
Siyaset ve siyasetçiye yön verir.
Hatırlarsak Tabipler Birliği TÜRMOB, Barolar Birliği hatta Esnaf odalarının son senelerde seslerinin gür çıkması da, ‘Biz de varız. Ülke adına bizimde söyleyecek sözümüz var’ mesajıdır.
Deprem
Üç gün içinde üç sefer depremi yaşadık. Bu konuda fazlaca kelam etmenin anlamı yok. İlimiz deprem hattında yer alıyor ve bizler depremle yaşamaya alışmamız lazım.
Fayların kırılması enerji boşalması gibi konular uzmanların meselesi.
Ama bu depremde de gördüm ki. Çok sayıda deprem gören ve haberini yapan bir gazeteci olarak gözlemim şu.
Paniğe kapılan insanlar gece kıyafetleri ile sokağa çıktığını gördüm. O lüks şatafatlı evini, dairesini, kapısının önündeki en pahalı aracı, asasındaki milyonları gözü görmeden, bir mont alıp aşağı koşuyor. O kibirden eser yok. Dünyaları ben yarattım edası gitmiş. Masum küçük bir çocuk gibi bakıyor gözler.
Ölüm ve acı yanı başında.
İşte o zaman sorgulama başlıyor o güzel söz geliyor aklına.
Mal da yalan mülkte yalan Gel biraz da sen oyalan.
Ve son konumuz futbol.
Sahipsiz kalan Afyonspor’u düşünürken Milli takım futbolcularımızın İzlanda’da buzların üstünde bir destan yazdığına tanıklık ettik Pazartesi gecesi.
Afyonspor 7 maç oynadı. Sadece 1 puanı var, ligin dibinde. Yetmez 3 gol attı, 21 gol gördü kalesinde. Bu şekilde giderse kalesinde en fazla gol gören takım kimliğine ulaşacak. Maç başına şu anda üç gol.
Bu acıların takımı olmak Afyon’a yakışmıyor.
Bilinsin.
Dönelim Milli maça
Öylesine inanç ve umutla oynayan gençlerimiz yüreklerimizi kabartıyordu.
- dakikada 1-0 yenik duruma düşüyoruz. Ama beraberlik sağlanıyor İrfan Can’ın ayağından gelen gol ile. Sonra bir penaltı. Bu penaltıyı kaptan Hakan ayağı kayarak faullü atış yapıyor. Bakıyorsunuz maç bu sonuçla biterse Hakan hedef tahtasına konacak.
Ama Hakan’ın şansı dönüyor. Yeniden penaltı bu sefer gol. Sonrasında Kerem ve Arda sahneye çıkıyor. İki genç yıldız takımına galibiyet getiren golleri buluyor.
Bu maçta iki Afyonlu genci unutmamam lazım.
Birisi sahada basmadık yer bırakmayan Dinarlı Kenan Yıldız. Diğeri ise körük bir yürekle 90 dakika mücadele eden Emirdağlı Orkun Kökçü.
Sonuçta tüm takımı tebrik ediyorum. Yüreğimizi ısıttınız.