Açıldı, açılacak diye yıllarca tartışması yapıldı durdu!….
Böyle giderse, ben açıldığını göremem diyenler çoğunluk olmaya başladı.
Herkeste bir endişe, umutsuzluk aldı yürüdü…
Ağustos ayının başlarında, bindiğim belediye otobüsünden indim, zafer Müzesi’nin önünden geçerken dış kapının açık olduğunu gördüm. Girdim içeri, etrafa baktım, çalışmakta olan bir demirci gördüm. Selam verdim, nereli olduğunu sordum. “ Döğer kasabası’ ndan” olduğunu söyleyince, “ Hemşeriyiz” dedim. “ Ne zaman bu bina biter ?” dediğimde, “Törenlere yetişecek amca! Merakta kalma” dedi. “ İnanayım mı ?” dediğimde, “ Hemşeri sözü, inan .” dedi.
Milli Parklar Müdürü Sn.Serpil Taşpınar’ı aradım. O da bende seni arayacaktım hocam. Kalp kalbe karşıymış. “Bitecek Hocam” dedi. Çok sevinçli olduğuna kendim gibi eminim. Zafer Müzesi için çok sohbetlerimiz olmuştu. Teşekkür edip, kutladım kendilerini. Ertesi günü makamında ziyaret edip, teşekkürlerimi bizzat yüzüne söyledim. Biraz sohbet edip, çaylarımızı içtikten sonra, Serpil Hanım: “Hocam, Bölge Müdürümüz seninle tanışmak istiyor” deyince, çıktık Bölge Müdürü sn. Kemal Can’ın odasına. Serpil Hanım’daki bitirme arzu ve çabasını müdür Beyde de gördüm, sevindim. Her zaman söylerim: Afyon çok şanslı çalışkan, heyecanlı müdürler geliyor Afyon’a diye.
26 Ağustos 2024 günü saat 13.00’te açılışı Valimiz Sn. Doç. Dr. Kübra Yiğitbaşı, TBMM Başkanı Sn. Numan Kurtulmuş, Belediye Başkanı Sn. Burcu Köksal ve protokol tarafından açıldı. Sevincimi anlatamam… İzninizle Zafer Müzesi’nin geçmişini biraz anlatıvereyim sizlere: Belediye eski başkanlarından Hüseyin Tevfik Efendi tarafından 1913-1914 yıllarında Emeni ustalarına yaptırılmıştır. Uzun yıllar belediye binası olarak kullanılmıştır. Daha sonraki yıllarda Emniyet Müdürlüğüne verilmiştir. 1980 li yılların içerisinde Başkomutanlık Milli park müdürlüğü olarak kullanıma açılmıştır. İlk müdür sn. Hilmi Gürdal’dır. Müze olmasında büyük emekleri olmuştur.
Tarihi bir bina mı? Cumhuriyetin kuruluşuna tanıklık etmiş, Başkomutan Mustafa Kemal ve arkadaşlarını misafir etmiştir odalarında. Dış kapıdan girdikten sonra sağ üst birinci oda Mustafa Kemal’a hemen onun yanı İsmet Paşaya, bunların karşısındaki sol oda Mareşal Fevzi Çakmak’a, Hemen onun arkası Harekat başkanı Tevfik Bıyık paşaya verilmiştir.
Kurtuluş Savaşı buradan yönetilmiş, ilk zafer müjdeleri burada alınmıştır. Mustafa Kemal ve arkadaşları uykusuz geceleri burada geçirmiş, ilk sevinç gözyaşlarını burada dökmüşlerdir… odalarındaki yatak, masa ve sandalyeler portatiftir.
Tevfik Bıyık tarafından toplanan bilgiler kroki haline getirilir, İsmet Paşaya iletilir. İsmet paşa ve Tevfik paşa odasına girer ve Atatürk’e anlatırlar… Atatürk:
“ Derhal paşaları toplayınız .” emrini verir.
Fevzi Çakmak Paşa sabah namazını daha yeni eda etmiştir, katılır toplantıya ve Dumlupınar imha savaşının ana maddeleri görüşülür 29 Ağustos gecesi . Her bir komutan farklı alanlara son sürat dağılır.
O günü Mustafa Kemal şöyle açıklar :
“ Düşmanın derhal çevrilmesi mümkün ve süratle harekete geçilmesi elzemdi. Fakat burada en önemli nokta, o geceki uyku ve yorgunluk haliyle bir an dikkatsizlik ederek işi geciktirseydik, belki bu neticeyi alamazdık. İşte o an vaziyeti kavrayıp harekete geçmişiz ki, bize bugünü kazandırdı. Bir an meselesi…”
20 Kasım 1937 günü arkadaşlarıyla birlikte Afyon’a gelir. Kaldığı odaya çıkarır onları. Portatif karyola ve masa, sandalyeyi gösterir ve Afyon’un alınmasından sonra 27 Ağustos günü elbiseleriyle kıpırdamadan yattığını anlatır… Pencereyi açar, karşıda Zafer Anıtı’nı görür çocuk gibi sevinir.
Zafer Anıtı ve Zafer Odası zaferin sembolü olarak sonsuza kadar kalacaklardır.
Ne mutlu türküm diyene!…
Mutlu kalınız…