30 Haziran ve 7 Temmuz tarihlerinde gerçekleşen erken genel seçimlerin ardından Fransa’da Yeni Halk Cephesi başta olmak üzere hiçbir siyasi oluşum hükümeti kurma çoğunluğuna ulaşamamıştı. Cumhurbaşkanı Macron, bu açığı kapatmak ve Paris Olimpiyatları sonrasına kadar hükümet kurma işini ertelemek zorunda kalmıştı. Nihayet politik vakum, Michel Barnier’in başbakan olarak atanmasıyla son buldu. Macron, sağ siyasetin tanınmış figürlerinden Barnier’yi yeni kabineyi oluşturmak üzere görevlendirdi.
Elysee Sarayı’nın yapmış olduğu açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Macron, Barnier’yi Fransa ve Fransız vatandaşlarına hizmet edecek birliktelik hükümetini kurma görevini vermiştir. Atamanın, Fransa’daki farklı siyasi gruplarla gerçekleştirilen detaylı danışmalar sonrasında gerçekleştiği ve yeni hükümetin kurulmasında en geniş desteği almasının amaçlandığı belirtilmiştir.
Kariyeri boyunca çeşitli bakanlık pozisyonlarında görev yapmış ve iki defa Avrupa Komisyonu’nda Fransa’yı temsil etmiş olan Barnier, 2016 ve 2021 yılları arasında Brexit sürecinde başmüzakerecilik görevi üstlenmişti.
Bu atama, Fransa’nın yaşadığı erken seçim sürecinin ardından geldi. Seçim süreci, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Macron’un liderliğindeki hükümetin güç kaybetmesi ve aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi’nin yükselişe geçmesiyle başlamıştı. Fransa Cumhurbaşkanı, bu durum karşısında Ulusal Meclisi feshederek erken seçim kararı almıştı. İlk tur seçimlerde 28 yaşındaki Jordan Bardella’nın liderlik ettiği Ulusal Birlik Partisi önemli bir oy oranı yakalarken, ikinci turda Jean Luc Melenchon liderliğindeki sol koalisyon birinci sırada yer almasına rağmen mecliste gereken çoğunluğa ulaşamadığı için hükümeti kurma girişimleri sonuçsuz kalmıştı.