Sizlere bu hafta gerçekten öyle miymiş diyeceğiniz ve yaşadığınız şehrin gerçek verileri ile bilgi donanımınızı artıracak bir araştırma dosyası hazırladım. “Arabası çok olan şehir Afyonkarahisar” başlığımız sonuna kadar doğru. Ege Bölgesi içinde Büyükşehirler hariç ve komşu iller bazında motorlu araç sayısı en fazla olan şehir kesinlikle Afyonkarahisar.
Hazırsanız eğer Afyonkarahisar verilerini hep birlikte göz atarak kavrama yapmaya başlayalım. İlimizin tümünde yani Merkez, İlçeler, Kasabalar ve Köylerinde 2023 yılı sonu itibarıyla toplam kayıtlı 369 Bin 687 adet Motorlu Kara Taşıtı bulunuyor. Bu sayının 102 Bin 411 adetini binek yani şahsi otomobiller oluştururken, 267 Bin 276 adetini diğer minibüs, otobüs, kamyonet, kamyon, tır, traktör ve iş makineleri gibi diğer araçlar oluşturuyor.
Mesela sadece 2023 yılında bir önceki yıl olan 2022 yılına göre toplam 25 Bin 480 adet Motorlu Kara Taşıtının, Afyonkarahisar genel trafik sistemine dâhil olduğunu ve İl Genelinde en büyük rekorun 2023 yılında kırıldığını bilgilerinize sunmak istiyorum. Araç kayıt rakamları incelendiğinde, 2023 yılında İlimiz de inanılmaz bir rekorun kırıldığını TÜİK Verileri de doğruluyor.
2022 yılında, İl Trafik sistemine dâhil olan yeni araç sayısının toplamının 11 Bin 662 adet olarak kayıtlara geçtiğini belirtirsek, 2023 yılında, 25 Bin 480 adet araç ile İlimiz de kırılan rekorun seviyesini daha net anlayacağınızı düşünüyorum. TÜİK verilerinde bu sayıların sıfır araç mı yada ikinci el araçlar olduğu bilgileri yer almıyor. Yıllık bazda il genelinde trafiğe yeni dâhil olan araç sayısı kümülatif olarak belirtiliyor.
Sizlere daha ilginç bir bilgi vermek istiyorum. 2013 ve 2023 yılları arasında geçen 10 yıllık sürede İl Genelinde toplam kaç aracın İlimiz de trafiğe dâhil olduğunu biliyor musunuz? Sıkı durun söylüyorum. Toplam 124 Bin 049 adet. Bu rakamın 35 Bin 024 tanesi sadece binek araçlardan oluşmuş.
Bugün itibarıyla, İlimiz genel nüfusu TÜİK sisteminde 2023 yılı itibarıyla 751 Bin 344 kişi olarak belirtiliyor. Yani istatiksel bazda, Afyonkarahisar’da 2.3 kişiye bir araç düşüyor. İl Genel nüfusunu, İl Merkezi ve Taşraya göre simülasyon yaptığımızda, İl Yüzölçümü ve nüfusu oranında her 100 motorlu araçtan 43.2 tanesinin İl Merkezine düştüğünü matematiksel olarak tahmin edebilir yada öngörebiliriz.
Asıl toplumsal ve ekonomisel gerçek şudur. Yukarıda ki resmi veriler, Afyonkarahisar’ın motorlu araç alımında ciddi bir yükseliş içinde olduğunun göstergesidir. Bu noktada, Ambaryolu’nda karşılıklı kaldırımlardan biraz alıp asfalta eklemek ve ortadan refüjle ayırmak İl İdarecilerinin de çok iyi bildiği gibi kalıcı değil geçici süspansiyon çözümlerdir. İlimiz Merkezinde araç sayısının korkunç artış piki yaptığı şu nokta da en fazla 3 yıl sonra Ambaryolundaki kaldırımları asfalta dâhil etsek te yetmeyecektir.
Peki çözüm nedir; Bana göre çözüm, gelişmiş AB Ülkeleri, Abd ve Körfez Ülkelerinde olduğu gibi Ana Şehir Merkezi ve trafiğin aktığı lokomotif arterlerde belli bir kısa süreden sonra, yüksek ücretli cadde üstü otopark sistemine geçiş ve bununla birlikte toplu taşımanın özendirilmesi noktasın da bir kültürün oluşumuna imkan sağlamaktır.
Bugün Ambaryolu, Kurtuluş Caddesi, Yeşilyol, Ordu Bulvarı ve Gazlıgöl Caddesinde 3 gidiş, 3 gelişli ve birer emniyet şeritli bulvar yapamayacağımıza göre mevcut olandan bize en yararlı olacak nokta en hızlı akan trafiği oluşturmak fikrinde atılacak otopark ve toplu ulaşımla ilgili atılacak adımlardır. Bana katılırsınız, katılmazsınız, kızarsınız, kızmazsınız bilemem ben bir Gazeteci olarak kendi düşüncemi Basın Kanunun bana vermiş olduğu nitelikte dile getirdim.
BİR EV SAHİBİ BANA ÖYLE BİR KIZDIKİ
Geçen hafta yayınladığımız sayfanın ana konusuydu okuyan ve takip edenler hatırlayacaktır. “Kirayı Elden Ödeyenler Dikkat Maliye Bulacak Sizi” başlıklı yazımız. İlginiz için öncelikle çok teşekkür ediyorum. Hem kendi sosyal medya hesaplarım, hem de Gazete 3 ün sosyal medya hesapları aracılığıyla sayfa linkinin çok paylaşıldığı, okuyanların eş ve dostlarına okumaları için pas ettikleri ve geniş bir kitleye ulaşan bir yazı oldu. Bu nokta da sanırım güzel bir vazifeyi yerine getirdik.
Lakin düşüncelerini iletmek için ortak tanıdığımız bir dostumdan telefon numaramı rica ederek bana ulaşan bir ev sahibi abimiz bana telefon açıp kendisini tanıttıktan ve bana nasıl ulaştığını belirttikten sonra konuya girdi. Yazdığınız yazıda neden ev sahiplerini kollamıyorsunuz diye serzenişte bulundu. Ben yıllarca yemedim içmedim iki ev sahibi oldum, yıllarca vergimi verdim, dişimden tırnağımdan kestim ev sahibi oldum. 2 yıl öncesine kadar Kira Kazanç Vergisi alt sınırındaydım geçen yıl çıktı vergimi de yatırdım. Bugün bir evim gelir getirdiği için biz ev sahipleri niye kötü oluyoruz dedi.
Bende dedim ki abi estağfurullah ben yazıda böyle bir noktaya atıfta bulunmadım dedikten sonra ne kadar kira gelirin var diye sordum. Son iki yılda 3 kez zam yaparak aldığı kirayı söyledi. Herkes yaptı ben neden yapmayacağım dedi. Aynı apartmanda 6 kiracı var hepsinin kirası yükseldi benimki en düşük kaldı yükselttim ne yapacaktım dedi. Şartlar kolay mı şu devirde dedi.
Geçen hafta ki yazımda da ifade etmiştim. Yüreği merhametle ve anlayışla dolu ev sahiplerini ayırıyorum onlara teşekkür ediyorum demiştim hatırlarsanız. Şimdide aynısını söyleyerek onları bir kez daha kenara ayırdıktan sonra bir duayı da buraya bırakıyorum. “Hazinesi Sınırsız Cenab-ı Allah, yüksek kira peşinde olan ev sahiplerine karşı kiracılarının gönüllerine göre onlara da bu yalan dünyada en kısa zamanda bir ev versin İnşallah Amin.” Çünkü bu Ülke de kiracıların sayısı azalmadıkça, kira rantı muhabbeti bitmeyecek sanırım. Dayanılan nokta klişe. Şartlar. Ne şartlarıysa…
SEVGİLİ RIFAT ÖZER İLE GÜZEL BİR SOHBET
Özerler Holding Ailesinden İş İnsanı, Rıfat Özer ile geçtiğimiz Cumartesi günü Büyük Pazar Alanında karşılaştık. Ne zamandır görmüyordum kendisini çokta mutlu oldum. Hep birlikte, ortak tanıdığımız ve geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz; İlimiz Zeytin Tüccarlarından birisi olan ve genç yaşta kaybettiğimiz Yuse Zeytinciliğin sahibi Rahmetli Yusuf Kaya’nın oğlu, İhsan Kaya’nın yerinde güzel ve doyumsuz bir sohbet etme fırsatı yakaladık.
Her hafta sonu Cumartesi Büyük Pazarına gittiğimde yanına uğrayarak çay molası verdiğim, pazar esnaflarının sıkıntı ve beklentileri üzerine sayısız sohbet anılarımız olan Yusuf Kaya’yı tekrar Rahmetle anıyorum, Mekânı Cennet Olsun İnşallah. Babasının misafirperver esnaflık ve ahilik kültürünü bugün itibarıyla elinden gelenin fazlasıyla yaşatan Sevgili İhsan Kaya kardeşime de selam ve sevgilerimi iletiyor, işlerinde açıklık ve bol kazançlar diliyorum.
Sevgili Rıfat Özer ile uzun zamandır bir araya gelmediğimiz için sohbet konularımız oldukça birikmiş. Her birini Dünya Gazetesi dönemimden bu yana tek tek tanıdığım ve çok değer verdiğim Özerler Holding Ailesinin en renkli simalarından birisi olan Rıfat Özer’le; Yusuf Özer’den, Ali İhsan Özer’e kadar uzanan derin bir sohbet gerçekleştirdik ve her birini rahmetle yâd ettik. Bu vesileyle kendisi nezdinde, Özerler Holding Ailesinin her biri kıymetli ferdine bu satırlar aracılığıyla sevgi ve selamlarımı sunuyor, çalışmalarında başarılar ve sağlıklar diliyorum.
AFYON SPOR NE OLACAK OLAYI VE ONUR..
Basın Sektöründe uzun yıllar birlikte çalıştığım arkadaşım, Dilek Kahraman’ın çok sevdiğim oğlu var adı Onur Kaplan. Benim sağ kolumdur kendisi, haftada 3 kez yaptığım yürüyüşlerde olmazsa olmaz kadrolu yürüyüş arkadaşımdır, evdeki kedimizin yakın dostu ve biz eşimle şehir dışına çıktığımız zaman kedimizden sorumlu üst düzey yöneticidir. Sağ olsun bizim canımızdır, oğlumuz gibide severiz kendisini.
Onur koyu bir Afyon Spor taraftarıdır. 2 tane Afyon forması vardır, annesi oğlum başka şeylerinde var onları da giysene diye kızsa da dönüşümlü yaz kış giyer o formaları. Öyle böyle değil; benim gördüğüm en farklı uçsuz bucaksız bir Afyon Spor sevdalısıdır kendisi. Mesela, Takımdaki futbolcular Onur’u hiç görmemiştir, adını dahi bilmezler, bizim Onur tüm futbolcuların kariyerlerini ezbere bilir.
Cebinde Kulübün borcu olduğu iddia edilen 50 Milyon TL olsa alın kapatın borçları, kulübün başkanı olmama da gerek yok; bundan sonra aç kalsam da olur diyecek kadar gönlü zengin deli bir taraftardır.
Bana geçen Murat abi, ne olur lütfen sayfanda Afyon Spor’u yaz bir çözüm bulsunlar dedi. Bende kendisine dedim ki; abim, herkes yazıyor, ben futboldan anlamam ama bir şehrin kulübü tabi ki önemlidir, İnşallah bir çözüm bulunacaktır dedim keşke demez olaydım. Bana sesini yükselterek, ekmeğini yediğin bu şehrin kulübüne bir gazeteci olarak sen ve sizler sahip çıkacaksınız, sizler ilgilileri harekete geçireceksiniz diye çıkışmaz mı ? Nerden geldiğini anlamadım.
Ama anladığım tek bir şey oldu. Sanırım Afyon Spora, bizim Onur kadar yürekten sevecek maddi imkânların üretimi noktasında sıkıntısı olmayan bir Onur lazım. Bizim oğlanda maddi imkân olsa bankadan parayı çekip, çuvala yükleyip sırtlanıp gelecek kulübede; garibimin sadece gönlü zengin. Seviyoruz seni Onur.. Bundan sonra Afyon Spor Futbolcuları ve taraftarları da sevecek seni bu yazıdan sonra inan bana. Sen ve senin gibi Afyon Spor sevdalılarının sesleri ve karşılıksız sevgileriyle kulüp için çözüme daha çok yaklaşılacak. Bundan emin ol.