Türk dünyasında kutlanan mevsimlik bayramlardan biri de Hıdırellez.
Bugün Hızır ve İlyas Peygamber, yeryüzünde buluşmaktalar. Onun için, halk arasında Hızır ve İlyas sözcükleri birleşerek Hıdrellez şeklini almış.
Atalarımız yılı ikiye ayırmıştı.
6 Mayıs’tan 8 Kasım’a kadar olan süre “Hızır Günleri” adıyla yaz mevsimini, 8 Kasım’dan 6 Mayıs’a kadar olan süre ise “Kasım Günleri” adıyla kış mevsimini oluşturmaktaydı. 6 Mayıs, kış mevsiminin bitip yazın başladığı gün olduğu için kutlanılmaktaydı.
Hıdırellez’in geçmişine ilişkin değişik bilgilere de rastlamanız mümkün. Hıdrellez ilk çağlardan itibaren Mezopotamya, Anadolu, İran, Yunanistan ve hatta bütün Doğu Akdeniz ülkelerinde bahar ya da yazın gelişiyle ilgili, hatta bazı tanrılar adına çeşitli tören ve ayinlerin düzenlendiği biliniyor.
Bakınız Yunus Emre ne demiş:
“Yunus Emre bu dünyada
İki kişi kalır derler
Meğer Hızır, İlyas ola
Ãb-ı hayat içmiş gibi .”
Uzun sözün özünü Yunus söylemiş. Bizim inancımıza göre, Hızır, hayat suyu (ab-ı hayat) içerek ölmezliğe ulaşmış. Özellikle baharda insanlar arasında dolaşarak zor durumda olanlara yardım eden, bolluk-bereket ve sağlık dağıtan, Allah katında ermiş bir ulu ya da peygambermiş.
Hızır’ın kimliği, yaşadığı yer ve zaman belli değil. Baharla vücut bulan yeni hayatın sembolü olarak kabul edilmiş, birbirinden güzel ve anlamlı inançlar manzumesi olmuş: Hızır, çok sıkışanların, darda kalanların yardımına koşarak, beklenmeyen anda insanların dileklerini yerine getirir.
Yüce gönüllü, temiz kalpli, iyilikseverlere her zaman yardım eder.
Uğradığı yerlere bolluk, bereket, zenginlik sunar.
Dertlilere derman, hastalara şifa verir. Bitkilerin yeşermesini, hayvanların üremesini, insanların kuvvetlenmesini sağlar.
İnsanların şanslarının açılmasına yardım eder. Uğur, bereket ve kısmet kaynağıdır. 6 Mayıs’ı bizler, Hıdırellez Bayramı olarak kutlarken, Ortodokslar Aya Yorgi, Katolikler St.Georges Günü olarak kutlamaktalar.
Baharın muştuçusu bugün tüm insanlığa önce sağlık barış Bereket ve bolluk getirmesi dileğiyle