Nöbetçi Eczaneler
Çaresiz olmak,
çaresiz kalmak
Ve zulme çözüm bulamamak…
++++
Aylardır süren bir katliam var Filistin’de… Ama kimseler görmüyor.
Oysa ki hepimiz görüyor, duyuyor ve büyük bir üzüntü ile takip ediyoruz.
Sokakta kalmış çocuklar, gözyaşları içerisinde bekleyen yaşlılar, kadınlar ve masum bebekler…
İzledikçe vahşetin boyutunun ne kadar arttığını görebiliyoruz.
İnsanlık adına utanç verici günlerden geçiyoruz.
Ülkemizde yaşanan şiddet olayları canımızı bir nebze yakarken, müslüman kardeşlerimizin yaşadığı bu zulüm, maalesef gün geçtikçe şiddetini artırıyor.
Yapılan uluslararası çağrılar hep görmezden geliniyor.
Bugün(dün) itibariyle on binlerce Filistinlinin son sığınağı olan çadırlarda yaşamını yitirenlerin sayısı 45’e yükseldi.
Acıma hislerinden yoksun, merhamet duygularını yitiren İsrail’in bu saldırısında yaralı sayısı 249… Yaşamını yitirenlerin 23’ünün kadın, çocuk ve yaşlılardan oluştuğu bilgisi aktarıldı.
Direk öldürücü darbe ile yapılan bu saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Türkiye başta olmak üzere birçok ülke insanlık adına açıklamalar yapıyor, eylemler düzenliyor, fakat kulağını tıkayanlar zulmetmeye devam ediyor.
Filistin’de bir insanlık suçu yaşanıyor.
İsrail’in 7 Ekim’den bugüne Gazze Şeridi’ne yaptığı saldırılarda en az 15 bin 239’u çocuk, 10 bin 93’ü kadın olmak üzere 35 bin 984 Filistinli yaşamını yitirdi, 80 bin 643 kişi ise yaralandı.
Ayrıca zorluklar içerisinde bırakılan halk, aç ve susuzlukla da savaşıyor. Bu insanların suçu ne? Neden bu zulmü görüyorlar?
Savaş uçakları Gazze kentinde evleri hedef alarak bombalamaya devam ediyor. Dur, durak bilmiyorlar. İsrail askerleri her yerden saldırılarını sürdürüyor.
Han Yunus kenti açıklarında Filistinli balıkçıların teknelerine de ağır makineli tüfeklerle ateş açtılar.
Yaşam mücadelesinin olduğu her bir kareyi yok etmeye çalışıyorlar.
Gözünden yaralanmış küçük bir çocuk ağlıyor ve zor konuşuyor. “Bize neden saldırıyorlar, bizim ne suçumuz var? Korkuyoruz, biz nereye gideceğiz?” diyor tüm insanlığa…
Umuyoruz ki, ateşkes bir an önce sağlanır ve oradaki çocuklarımızın gözündeki yaşlar sona erer. Ülkemizin Kurucu Lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünyada Barış” sözü bir an önce hayata geçmesi temennisiyle…