Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Erdal Demirhan

FİNANSAL İSTİKRAR NEDEN ÖNEMLİ?

1980’li yıllardan bu yana dünya çapında pek çok ülke, finansal liberalleşmenin ilerlemesine bağlı olarak finansal sektördeki hızlı büyümenin olumlu etkilerini gördü. Bu olumlu etkinin yanı sıra finansal istikrarsızlık veya finansal krizlerden kaynaklanan ağır ekonomik sorunlar da ortaya çıktı. Bu sorunların minimize edilmesi gerekliliği, finansal istikrarın sağlanmasına yönelik önlemleri günümüzde birçok ülkenin ana başlıklarından biri haline getirdi. Türkiye’de de son dönemlerde TCMB tarafından açıklanan metinlerde ve yapılan sunumlarda da finansal istikrar vurgusu yapıldığını görüyoruz.

 

Türkiye’de 2010’lu yıllarda önemi artmıştı

 

Orta vadeli programda da dile getirilen finansal istikrar önemli olmakla birlikte yeni bir konu değil. Fiyat istikrarı ile birlikte finansal istikrar da önem kazanması 2010 yılının ortalarında uygulanan para politikalarında da kendini göstermişti. Tabii o yıllarda Türkiye’ye yoğun biçimde yabancı sermaye girişi olmaktaydı ve bunun TL üzerindeki aşırı değerlendirici etkisi cari açığı artırıyordu.

 

Bu duruma yönelik alınan önlemler kapsamında; zorunlu karşılık oranları, rezerv opsiyon mekanizması ve asimetrik politika faiz koridoru gibi bir takım politika araçlarına başvurulmuştu.

 

İçinde bulunduğumuz bu dönemde ise ekonomik koşullar çok farklı. Yüksek enflasyon, neredeyse dip yapmış bir yabancı sermaye girişi, yüksek faizler ve yüksek kurlar ekonomideki bozulmanın belirgin göstergelerini ifade ediyor. Makro ekonomik dengelerdeki bozulmanın finansal sistemi zayıflatmasını önlemek için de TCMB bir takım makro ihtiyati önlemlere başvuruyor.

 

Zaten finansal istikrar merkez bankasına Merkez Bankası Kanunu ile verilmiş bir görevdir. Buna bağlı olarak Merkez Bankası finansal sistemde istikrarı sağlamaya yönelik olarak para ve döviz piyasaları ile ilgili düzenleyici tedbirler alıyor.

 

Finansal sistem ekonominin çarkıdır

 

Finansal sistem, insanların parayı farklı şekillerde değerlendirmelerine yardımcı olur. Bankalar, sigorta şirketleri ve bunları birbirine bağlayan finansal piyasalardan oluşan finansal sistemi ekonominin çarkları olarak düşünebilirsiniz.

 

Finansal sistem ekonomiyi hareket halinde tutan temel hizmetleri sağlar. Bunlar arasında borç almak, borç vermek, sigorta yaptırmak ve tasarruflarımızı yönetmek gibi günlük yaşantımızda sık sık yaptığımız işlemler bulunur.

 

Finansal istikrar sağlandığı zaman ekonomik koşullar bozulsa bile finansal sistem bu temel görevlerini yerine getirmeye devam eder.

 

Finansal istikrarın sağlanmazsa ne olur?

Finansal istikrar şoklara karşı dayanıklı olan ve finansal dengesizliklerin giderildiği bir finansal sistemi ifade eder. Finansal sistemin üç bileşeni vardır. Bunlar finansal kurumlar, finansal piyasa ve finansal altyapıdır. İşte finansal istikrar dediğimizde bu üç unsurun fonksiyonlarını sağlıklı biçimde yerine  getirmesini anlıyoruz.

Finansal istikar bir ülkede finansal sistemin aşırı dalgalanma göstermediği ve yatırımcıların güven içinde oldukları bir ortamı ifade etmektedir.  Böyle bir ortamda bir ülkedeki finansal sistemin fonksiyonlarını sağlıklı biçimde yerine getirmesi mümkün olur. Bu fonksiyonların çalışması ise reel kesimin ihtiyaç duyduğu fonların kullanılması ve büyümeye katkıda bulunması açısından önemlidir.

Finansal sistem zayıf olduğu zaman finansal sistem yukarıda bahsettiğimiz temel işlevleri yerine getirmekte zorlanır ve ekonomik sorunlar derinleşir. Bu bakımdan finansal sistemin her hangi bir ekonomik soruna karşı hazırlıklı olması gerekmektedir.

Finansal istikrarsızlık durumunda finansal sistemdeki fiyatların oynaklığı artar ve bazı finansal şirketleri zor durumda bırakabilir ve hatta iflaslara yol açabilir. Bu durumda domino etkisi ile birlikte finansal sistemin tamamı krize girebilir.

Finansal istikrarsızlığın sonuçlarının en bariz biçimde görüldüğü durum 2008 küresel finansal krizidir. Küresel kriz sonucunda bir çok kişi işsiz kalmış ve yaşantıları değişmişti.

2008 Küresel krizi ülke ekonomilerinin düşük enflasyona rağmen bir krize girebileceklerini gösterdi. Bu krizin arkasındaki sebep ise finansal sistemin bozulmasıydı. Bu bakımdan finansal istikrar ekonomi yönetimlerinin fiyat istikrarı gibi önemli bir konusu haline geldi.

Finansal istikrarı sağlamak için neler yapılır?

Finansal sistemin büyük kısmını oluşturan bankacılık sisteminin mevduat toplayıp kredi verirken karşılacağı bir takım riskler vardır. Faiz, likidite ve kur riskleri bankaların bilançolarını olumsuz etkileyerek bir taraftan finansal sistemin krize girmesine diğer taraftan da bunun bir reel krize dönüşmesine neden olabilir.

Ekonomi yönetimleri bu riskleri minimize etmeye yönelik bazı makro ihtiyati önlemler alabilir. Böylece finansal sistemin bir krize girmesini engellemiş olurlar. Finansal sistemin sağlıklı biçimde işlemesi fiyat istikrarına da katkıda bulunur.

Bu önlemler kredi büyümelerinin kontrol alınması ve böylece varlık fiyatlarında bir balon oluşmasını engelleme fonksiyonu görüyor. Ayrıca kredi büyümesini kontrol ederek fiyat istikrarına katkıda bulunurken, cari açığın daha fazla artmasına engel olur.

Makro ihtiyati önlemler finansal sistemin sermayesinin güçlenmesini sağlayarak sistemin dış şoklara karşı kırılganlığını da azaltmış olur.

ABD’de 2008 yılında ortaya çıkan küresel krizinin finansal sistemdeki bozulmaya bağlı olarak bütün dünya ülkelerini olumsuz etkilediğini unutmayalım. Bu krizin etkileri gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde görüldü. Finansal sistemi sağlam olan ülkeler küresel krizin olumsuz etkilerini en az şekilde gördü.  Bu bakımdan küresel boyutta ortaya çıkabilecek krizlerin Türkiye ekonomisindeki etkilerini minimize edecek biçimde finansal sistemin güçlendirilmesinde fayda var.

İlerleyen günlerde Türkiye ekonomisindeki ve küresel ekonomideki gelişmeler para politikalarını destekleyecek şekilde makro ihtiyati önlemlerin gündemde kalmaya devam edeceğini gösteriyor.