Hep Başkaları…

Hep başkalarının başına mı gelir?

Hep başkalarının evinde mi yangın çıkar.

Hep başkaları mı trafik kazası geçirir.

Hep başkalarının çocukları mı uyuşturucu bağımlısı olur.

Hep başka şehirlerde mi deprem olur.

Ne zaman bizim başımıza geldi o zaman başlarız telaşla koşmaya.

Keşke evimizde yangın çıkmadan tedbirleri alabilsek.

Keşke trafik kazası geçirmeden kurallara uysak dikkatli olsak. Keşke çocuklarımız uyuşturucu bağımlısı olmadan bağımlılıklarla mücadele edebilsek.

Keşke deprem olmadan depremi konuşabilirsek gerekli tedbirleri alabilsek.

Binalarımızı yaparken zemin etütlerini doğru yaptırsak. Zemine göre inşaatını tamamlasak.

Yapı denetimlerini kurallara uygun yapsak.

Üç kat yapılması gereken yere yedi kat yapıp imar barışından faydalanmasak.

Kısacası deprem olmadan bunları konuşa bilsek. Şimdi günlerce depremi konuşuruz daha sonra unuturuz.

Ta ki bir daha deprem olana kadar.

Ta ki evimiz yanına kadar.

Ta ki trafik kazası geçirene kadar.

Ta ki uyuşturucu belasıyla tanışıncaya kadar.

Neden başımıza bir felaket gelmeden tedbirleri almayız. Bir süre konuşuruz sonra tekrar unuturuz. Bu konulara ne zaman kafa yorarız. Başımızı iki elimizin arasına alıp düşünelim.