EKONOMİA Sayfamızda her hafta ana manşet konumuzda bildiğiniz gibi farklı konulara yer veriyoruz. Bu hafta size geçtiğimiz yakın zamanda Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayınlanan ama ne yazık ki yoğun Ülke gündemi konuları ve yerel medya gündemleri arasında pek fazla konuşulmaya fırsat kalmayan, iki konu hakkında detaylarını sıkılmayacağınız bir şekilde anlatan iki görsel paylaşmak istedim. Birisi özellikle yeni süreçte alışveriş yaparken dikkat etmemiz bir diğeri de bak ben haberi kaçırmışım gideyim yararlanayım diyeceğiniz iki konudan oluşuyor. Bana sorarsanız, şimdi fırsat bulmuşken ve hafiften yakın zamanda kulağınıza çalınmış olan aslında bir süre sonra sık sık karşılaşacağınız aşağıda yer alan iki önemli detayı incelemeniz noktasında siz değerli okuyucularıma tavsiyede bulunuyorum. Devlet özellikle 7.000 TL konu başlığında çok kararlı aman bilginiz olsun.
BU KAVŞAĞA ÇOK YAKIŞMIŞ ELLERİNİZE SAĞLIK
Yıllardır Kocatepe Atatürk Siluetinin sahibi bu şehirken neden bu silueti daha çok kullanmıyoruz diyen insanlardan birisiyimdir. Beni yakından tanıyanlar Kocatepe’nin tanıtımı için ne kadar çabaladığımı ve bu zamana kadar çeşitli projeler ile Kocatepe’nin tanıtımına katkı sağlamaya çalıştığımı çok iyi bilir ve yakinen şahitlerdir. Şükürler olsun Kocatepe’nin tanıtımına katkı sağlayacak güzel çalışmalar yaptım.
Fotoğrafını gördüğünüz yer herkesin bildiği gibi Afyonkarahisar İstasyon Kavşağı orta yuvarlak alanı. Yakın zamanda bu noktada Kocatepe ATATÜRK Silueti meydana yerleştirildi ve gerçekten çok yakıştı. Düşünenlerden ve yapımında emeği geçenlere teşekkür ediyorum.
Uhdesi, hikâyesi, tarihçesi ve coğrafi konumu tümüyle bu şehre ait olan bu siluetin, Türkiye’nin hiç aklınıza gelmeyecek şehirlerinde bizden daha çok, ne şekilde ve nasıl kullanıldığıyla ilgili çok önemli bir araştırma dosyasını ilerleyen haftalarda sizlerle paylaşacağımın bilgisini şimdiden iletmiş olayım. O yazı dosyasını yayınladığımda çok şaşıracağınızı şimdiden ful garanti edebilirim sizlere.
Bu vesileyle İstasyon Kavşağında yapılan bu siluetin uzun yıllar o alanda kalmasını umuyorum. Çünkü proje kapsamında düşünüldü mü bilmiyorum ama o noktanın özel bir bağı var. O bağ nedir diye sorarsanız cevabım Afyon Tren İstasyonu olacaktır. Çünkü Atatürk vefat edene kadar defalarca geldiği bu şehre çoğunlukla tren ile gelmiş ve tren ile bu şehirden ayrılmıştır. Bu noktada siluetin düşünüldüğü yer olan İstasyon Kavşağı yerinde bir seçimdir.
Daha büyük ölçüde bir tanesinin de, Otogar Kavşağına yakışacağını ve “bu tarihi siluet bu şehrindir” tanıtımını fazlasıyla orada yapacağına inanıyorum. Afyonkarahisar Belediyesi ve Başkan Burcu KÖKSAL’a ve emeği geçen herkese bir Kocatepe Tanıtım Gönüllüsü olarak tekrar teşekkür ediyorum.
DOLMUŞÇULARIN ÜZERİNE GİDİLMESİ KONUSU
Birkaç haftadır İlimizde ki Basın Yayın Kuruluşları özellikle 1 Kasım 2024 tarihinde Park Hayat Hastanesi önünde meydana gelen trafik kazası sonrası Dolmuş Esnaflarımız hakkında çeşitli haberler yaparak konuyu ve gündemi sıcak tutmaya çalışıyorlar. Tabi ki hep birlikte yaptığımız bu haberler daha fazla kazaların olmasının önüne geçmek ve hizmet kaliteleri bilincinin artması üzerine kurulu.
Lakin 1 Kasım 2024 tarihinde meydana gelen kaza sonrasında aynı kazayı yapan aracın bir kez daha farklı şoförle bir süre önce kazaya karışması gibi yapılan haberler, günde on binlerce insanın kullandığı bu hatlarda ki yolcuları tedirgin edebileceği gibi; o dolmuş hatlarında hizmet veren diğer dolmuş ve şoför esnafının da madden ve manen vebal altına alınmasını yanında getirir. Kaza kaderdir, tedbiri almak yükümlülüktür. İlgililerde bu konuda daha fazla tedbir almakla mükellef olduğu gibi almaya devam ediyorlardır. Hiçbir şoför bilerek kaza yapayım, can yakayım ya da alayım demez.
Bu noktada meslektaşlarımdan ricam artık tümüyle Adli Süreç bünyesinde olan bu kaza ve sonrasında Dolmuşçu Esnafının üzerine daha farklı konularla gidilmeme noktasında anlayış göstermemiz yönünde olacaktır. Keza bu kazadan sonra başta Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin tekrarlarının yaşanmaması noktasında takip ve denetim mekanizmasını sıkı çalıştırdığı aşikârdır. Ayrıca, Afyonkarahisar Belediyesinin kazanın gerçekleştiği bölgede yürütmüş olduğu çalışmada riski aza indirmekle ilgili çalışmaları planladığını yakinen biliyor ve duyuyorum.
Velhasıl bu dolmuşun ikinci kazası, beşinci kazası vs gibi konularla Kamuoyunu ve Afyonkarahisar Halkını yormamız araç sahibi olan ama toplu ulaşım kullanmayı tercih eden insanları tedirgin ederek toplu ulaşımdan uzaklaştırabilir. Hafazanallah zaten sıkışık olan şehir içi trafiğe ek yük getirerek sonrasında daha fazla maddi hasarlı kazaların meydana gelmesine şahitlik edebiliriz. Gelişmiş tüm şehirler toplu ulaşım noktasında şehir içi trafiği rahatlatma metotlarına kafa yorarken, bizim tedirginlik yaratarak bu yükü daha fazla bu şehre bindirmemize kesinlikle gerek yok diye düşünüyorum.
BİR ZAMANLAR GERÇEKTEN KRALDIN SEN
Şu anda kullandığımız 200 TL lik banknot gerçekten bir dönem kraldı. İlk çıktığı 2009 yılında herkesin kolay kolay göremeyeceği bir banknot türüydü. Bir şekilde eline geçenler oldukça dikkatli saklar, katlar aman bir zarar görmesin diyerek korurdu.
Nasıl korumazsın yada hadi gel de koruma bakalım diyeceğimiz tarihçesine bir göz atarak hafızalarınızı tazeliyim müsaade ederseniz.. İlk tedavüle çıktığında sadece 1 adet 200 TL Banknot ile 132 Doları gidip Döviz Büfesinden alıyorduk hatta hepsini 1 Dolar yap diyenler dolardan bir deste ile döviz bürosundan ayrılıyordu. Şimdi ne kadar Dolar alıyor diyerek bu yazıyı muhalif noktaya çekmek isteyenlerin ekmeklerine yağ sürmeyeceğim. Bu dönemde artık herkes matematik biliyor çünkü. Amacım sadece balık hafızası olan yapımızda bir bilgi tazelemesi yapmak.
Bir başka örnek ile devam edelim. Sadece 1 adet 200 TL Banknot ile yolunuz Kuyumcuya düştüğünde 3 adet Bebek Altınını Kuyumcunun verdiği kadife keseye koyup eve geliyorduk. Banknotun değeri o kadar yüksek ve güçlü ki yakınlarınızdan birisinin düğün davetiyesi geldi diyelim, mecbur bebek altını götüreceksiniz; eğer kenara önceden koyduğunuz bir bebek altını yoksa bir tane bebek altını o ay ki bütçenizi bile sarsabilecek bir düzeydeydi.
Bugün şu anda cebimizde olan kırmızı 200 TL bir zamanlar gerçek bir kraldı. Bugün bonkörlüğüm tuttu bu yıl bayramda 200 TL vereyim torunlara dediğinizde bile torunlarınız ve çocuklarınızdan beklediğiniz etkiyi gerçekleştirme yetisini çoktan kaybetti. Bir zamanlar Kral olan 200 TL Banknotun hatırı bizde yine de o kadar büyük ki bugün bile zarar görmesin diye saklama ve kullanımda en dikkat ettiğimiz banknot olmaya devam ediyor. Çünkü beynimizin merkez bilinç altısı bir zaman ki gücünü hafızamıza kazımış durumda. İnşallah eskisinden daha büyük kral olman duası ile sevgili 200 TL.