Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Erdal Demirhan

Parasal Sıkılaştırma Net İhracatı da Etkiler

 

Seçimlerden sonra TCMB politika faizinde önemli artışlarda bulundu. Öyle ki yüzde 8.5 olan politika faizi seri artışlarla birlikte yüzde 30’a geldi. Bu faiz artışı ile birlikte mevduat ve kredi faizleri de yükseldi. Geldiğimiz nokta itibariyle mevduat faizlerinde yüzde 50’leri zorlayan oranları bulmak mümkün. Seçim öncesi yüzde 15’lerde olan ticari kredi faizlerinde faiz üst sınırı yüzde 69.3 oldu. Şu anda yüzde 40’lar civarında olan ticari kredi faizlerinin bu üst sınıra doğru ilerlemesi mümkün.  İhtiyaç kredilerinde de faiz oranları yüzde 60’larda olup daha da yükseleceğini söyleyebiliriz. Kredi kartları ve nakit avans faiz oranlarında da belirgin artışlar oldu.  Bütün bu gelişmeler krediye erişebilen kesimlerin bundan sonra yüksek maliyetlere katlanmak zorunda olduğunu gösteriyor.

 

Bir ekonomide parasal sıkılaştırmaya gidilmesi ile birlikte yükselen faizler tasarruf yapmayı daha cazip hale getirir ve böylece daha az tüketim yapılır. Ayrıca yükselen faizler borçlanma maliyetlerini artırdığı için daha az yatırım yapılır. Böylece tüketim ve yatırım harcamalarını ifade eden iç talep ve dolayısıyla toplam talep azalır.

 

Toplam talebin diğer unsurunu ifade eden net ihracat ihracat ve ithalat arasındaki farktır. Türkiye’de ithalatın ihracattan fazla olmasına bağlı olarak bu fark negatiftir . Bu yılın ilk 8 ayında yapılan ithalat 247.3 milyar dolarken ihracat 164.9 milyar dolar, net ihracat ise eksi 82.4 milyar dolardır. Diğer bir ifadeyle Türkiye’deki ilk 8 aylık dış ticaret açığı 82.4 milyar dolardır.  2022 yılının ilk 8 ayında ise net ihracat rakamı eksi 73.5 milyar dolardı. Dış ticaret açığının büyüklüğü doğrudan cari işlemler açığına yansır. Cari işlemler açığının azaltılmasının en önemli yolu dış ticaret açığını azaltmaktır. Türkiye’deki kronik sorunların başında gelen cari açık sorunu ülke risk primini olumsuz etkilemektedir.

 

Peki para politikası net ihracat üzerinde nasıl bir etkide bulunur? Para politikasının ihracat ve ithalat üzerindeki etkisi nominal faiz ve kur vasıtasıyla gerçekleşir. Para politikası faizler üzerinden ülke parasının yabancı paralar karşısındaki değerini ve bu da ihracat ve ithalatı etkiler. Türkiye’de 22 Haziran’dan sonra geçilen parasal sıkılaştırma ortamında bulunduğumuz için bu uygulamanın net ihracat üzerindeki muhtemel etkisine bakalım.

 

Sıkı para politikasına bağlı olarak faiz oranları arttığında TL’nin dolar karşısında değer kazanması beklenir. Bunun nedeni faiz artışı ile birlikte yabancılar yatırımcılar için TL varlıkların daha cazip hale gelmesidir. Bu durumda yabancılar Türkiye’de yatırım yapmak için daha fazla TL talebinde bulunur. Bunun dolar kurunu azaltıcı etkisi vardır.

 

Dolar kurundaki düşme ile birlikte Türkiye’de  üretilen mallar yabancı tüketiciler için daha az cazip hale gelir ve bu ise ihracatı azaltır. Diğer yandan dolar kurundaki düşme ile birlikte Türkiye’deki tüketiciler için yabancı mallar daha ucuz hale gelir ve bu durumda ithalat artar. Bütün bu gelişmelerin sonucunda ise toplam talebin diğer unsuru (ilki iç talepti) net ihracat azalır. Diğer bir ifadeyle dış ticaret açığı artar.

 

Sonuçta parasal sıkılaştırma bir taraftan iç talebi daraltarak diğer taraftan da net ihracatı azaltarak toplam talebi düşürür. Toplam talepteki  azalma ise fiyat ve çıktı seviyesini (reel GSYH) düşürür.

 

Para politikası uygulamalarının faiz ve kur üzerinden net ihracat etkisi ile ilgili yaptığımız açıklamaları değerlendirirken ihracat ve ithalatı etkileyen başka değişkenler olduğunu da unutmayalım. Küresel ekonomik koşullar, genel ekonomi politikaları ve ihtiyati tedbirler para politikasının net ihracat üzerindeki etkisinin büyüklüğünü belirler.