Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ferhat YÜKSEL

YAŞASIN CUMHURİYETİMİZ

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız tüm ulusumuza kutlu olsun. 101. yılını yaşadığımız Cumhuriyet sayesinde ülkemizde özgürce yaşayabiliyoruz. Bugünümüzü Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, O’nun silah arkadaşlarına, aziz şehitlerimize, isimsiz kahramanlarımıza, paşalarımıza kısacası ŞANLI ECDADIMIZA borçluyuz.

Cumhuriyetimizin ilan edilmesinde süreç şu şekilde meydana gelmişti: Türkiye Büyük Millet Meclisi, 1 Kasım 1922’de aldığı tarihi kararında, saltanata son vermiş, bu tarihi kararın da açık bir belirtisi olarak, 1921 Anayasası ile yeni siyasal rejime geçilmişti. Ancak, Cumhuriyet resmen ilan edilmemişti. Türkiye Büyük Millet Meclisi, 1 Nisan 1923’te seçimlerin yenilenmesine karar vermiş ve yeni kurulan Meclis, Lozan’da elde edilen antlaşmayı onaylamıştı.

Lozan Barış Antlaşması’nın kabulü ve 6 Ekim 1923’te Türk Ordusunun İstanbul’a girmesi ile Türk vatanının bütünlüğü gerçekleşmiş ve böylece bir devir kapanmış ve yeni bir devir açılmıştı. Siyasal rejimin 23 Nisan 1920’den itibaren kaydettiği gelişmelere uygun devlet şeklini bulmak da bir zorunluluk haline gelmişti.

++++

‘YARIN CUMHURİYET İLAN EDECEĞİZ’

Cumhuriyet’in kabulü 25 Ekim 1923 günü gelişen bir kabine bunalımı, Büyük Millet Meclisi’nde çalışma güçlüğünü ortaya çıkardı. 28 Ekim 1923 günü akşamına kadar kabine kurulamaması üzerine, Gazi Mustafa Kemal Paşa, Çankaya köşkünde yemek sırasında arkadaşlarına; ‘Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz’ diyerek görüşünü açıklamıştı. 29 Ekim günü Halk Fırkası Meclis Grubunda, Bakanlar Kurulunun oluşturulması konusuda tartışıldı. Sorun çözülemeyince, Gazi Mustafa Kemal Paşa’dan düşüncelerini açıklaması istendi.

Mustafa Kemal Paşa, bunalımdan çıkış yolunu Anayasanın değiştirilmesi zorunluluğu ile açıkladı. Cumhuriyetin ilanını hedefleyen tasarıyı da grubun bilgisine sundu. Grupta cereyan eden uzun müzakereler sonunda, Cumhuriyetin ilanı kabul edildi. Parti Grubu’ndan sonra, Meclis toplanarak hazırlanan kanun tasarısını aynen kabul etti. “Yaşasın Cumhuriyet” sesleri arasında gece saat 20.30’da Cumhuriyet ilan edildi. Cumhuriyetin ilanı 1921 tarihli Anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesine dair 364 No.’lu Kanunun kabulü ile oldu.

Bu kanunla, Anayasanın 1, 2 , 4, 10, 11 ve 12’nci maddeleri önemli ölçüde değiştirildi. Bu önemli değişiklikler, 29 Ekim günü yapılmış ve aynı gün, Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılarak, Gazi Mustafa Kemal Paşa oybirliğiyle yeni Türk Devletinin ilk Cumhurbaşkanı seçilmişti.

++++

Bugün CUMHURİYETİMİZ 101 yaşında… Gururla kutluyoruz… Türkiye’nin etrafını saran ateş çemberi haline gelmiş ülkeleri gördükçe, özgürlüğümüz için her gün dua ediyoruz Gazi Paşamıza ve silah arkadaşlarına… Buradan size Cumhuriyeti ve getirdiklerini yazmaya kalksam gazete sayfaları değil, romanlar yetmez. Bizler Gazi Paşa’nın da ifade ettiği gibi ‘Yüce Türk Milletiyiz, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir ferdiyiz. Hepimiz kardeşiz, böyle bayramlar bizi biz yapıyor, bunun kıymetini bilmeliyiz… Vatanımız uğrunda şehit ve gazi olan atalarımızı rahmet, minnet ve saygıyla bir kez daha anıyoruz…Yaşasın Yüce Türk Milleti… Yaşasın Cumhuriyet…

++++

BAZILARI RAHAT(SIZ)

Bir 29 Ekim’i daha geride bıraktık. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Yüce Türk Milletine kutlu olsun. 7’den 70’e herkes yüreklerinde yaşıyor Cumhuriyet coşkusunu… Okulunda öğrencisinden, evinden çıkamayan yaşlısına, herkesin tek bir Cumhuriyet’i var. Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının vatanımız için verdiği mücadele bütün dünyanın hayranlıkla izlediği bir olayken hafızalarda, günümüzde hala Cumhuriyet düşmanlığında ön plana çıkanlar var maalesef.

Günümüzde hayat artık herkes için ‘sosyal medya’ olmuş durumda. Bunun herkes farkında. Bende buradan bahsetmek istiyorum. Cumhuriyet’i paylaşanlar, bu haklı gururu yaşayan her bir vatandaşımıza sözümüz yok elbette, lakin Cumhuriyet üzerinden ağır eleştiriler yapan insanları gördükçe gerçekten üzülüyorum. Her zaman ifade ettiğimiz gibi bugünlerde özgürce bu topraklarda yaşayabiliyorsak, VATANIMIZ var diyebiliyorsak; bunu geçmişimizde ecdadımızın verdiği savaşlara, o beğenmediğiniz Cumhuriyet’e, hayata geçen devrimlere, Atatürk ve silah arkadaşlarına borçlu olduğumuzu belirtmek istiyorum…

Ve birçok hakaret … Buna hiç gerek yok… Bu topraklarda yaşıyorsan CUMHURİYET’e saygılı olacaksın. Bu topraklar bizlere atalarımızdan emanet kaldı… Bizler CUMHURİYET ÇOCUKLARIYIZ. Rahmetli Levent Kırca’nın sözüyle bugün ki yazımızı bitirelim.

ATATÜRK’LE KALIN.

CUMHURİYETLE KALIN.

Sevgiyle kalın… Umutla kalın…